Ben uçurumun ta kendisiyim ve kendimi büyük bir coşkuyla kendime bırakıyorum.
(Nazan Bekiroglu)
Rüzgâra ayak uyduranların unuttuğu veya bilmediği bir durum var:
Rüzgâr, önünde sonunda her şeyi toprağın altına bırakır.
(İbrahim Tenekeci)
hızlı ve öfkeli
hiç de romantik değil
yağan yağmurlar
yerle bir etti göğü
nasipsiz bu insanlar
(Arap Kurt)
Konvoylar geçiyor meşelikler arasından
Bir yaprak kapatıyorum hayatımın nemli taraflarına
Ölümden anlayan, ciddi bir yaprak
Unutulacak diyorum, iyice unutulsun
Neden büyük ırmaklardan bile heyecanlıydı
Karlı bir gece vakti, bir dostu uyandırmak.
(İsmet Özel)
Yarısında izin alıp gideceğiniz bir hikayedir burası
Burası
Dünya bizi nasıl kırdıysa, öyle de gönlümüzü almamayı bildiği yerdir.
(Bülent Parlak)
Ellerimin dikiş tutmazlığı
Ellerine teyellenmişken
Bağlıydım hayata
Ama şimdi
Çözüldüm her anlamda
Tırnaklarım etimden ayrıldı çünkü
Çünkü beklenenden tez düştü ak'lar çocuk sakallarıma
Çünkü kırıldım saç uçlarıma kadar!
(Cahit Zarifoğlu)
Değerlerim davranışlarıma dönüştüğü kadar insanım.
Özüm sözüme, içim dışıma yansıyabildiği kadar.
(Kemal Sayar)
Geri gelecek diye yollara bakıyorsun
Titreyince Nef'î den hicivler okuyorsun
Oysa ben bir yangının kalbinde yürüyorum
Ruhunda kaybettiğim cevheri arıyorum
Her solukta ömrümü çürütse de bin cefâ
Gülüme sitem bile edemedim bir defa
Ey baharı beklerken sararıp solan kapı
Yemyeşil bir bahçede ihtiyar olan kapı
(Nurullah Genç)
Günümüz insanı herhangi bir disipline teslim olmayı, özgürlüğüne vurulan kelepçe sanıyor.
Onun özgürlükten anladığı şey, nefsin özgürlüğüdür.
(Mustafa Kutlu)
Gittiğimin farkında olsaydı eğer
Yeterdi bana
Beklemiyordum özlenmeyi.
(Hüsrev Hatemi)
İnsan zevki sade tadıyor, lâkin acıyı sömürüyor.
(Nurettin Topçu)
ne desem sana çocuk
ne desem hiç
sevincini elinden almak istemem
seninde bir uçurtman olmalı elbet
ipi uzun
kuyruğu rengarenk
her şeyi unutturup
seni buluttan buluta gezdirecek
(Arap Kurt )
Çoğu zaman muhatabın davranışıyla şekilleniyordu insan.
Üzerine titreyip koklarsan gül, üzerine basarsan diken.
(Güray Süngü)
Yalnızlık...
Bitişik yataktaki hasta:
Başının altında elleri
Ve gözleri tavanda - sabaha kadar
Alçak sesle
Tanrı'yla konuşuyor
Ve bazen de seninle.
(Cahit Koytak)
Var olan ne ki
Bizi yokluğuyla üzenler vardır.
(Sezai Karakoç)
Ardına bakmadan çekip gidenlerin peşine düşmek için yaratılmadık biz.
Bir görünüp bir kaybolmak ayın ve yıldızların işidir.
Sen insansın... Hatırladın mı?
(Tarık Tufan)
Rabbimizin nimetlerini hep bizlere verdiği şeylerden biliyoruz; oysa sadece vermeyerek bizi nimetlendirdiği şeyler de var.
(Gökhan Özcan)
böyle yalnızken
hangimiz daha büyük
yalancı dünya
(Arap Kurt)