İnsanoğlunun doğumuyla başlayan ve çok hızlı geçmediği tabir edilen ama hâlbuki sayamayacağımız ve ölçemediğimiz kadar hızla geçen ‘’zaman’’.

Bebeklik de bilemediğimiz gençlikte yavaş ilerleyen ama hızlıca akmasını istediğimiz, yaşlılıkta hızla akan ama yavaş akmasını istediğimiz zaman.

Yaş ne olursa olsun geriye dönüp baktığımızda ‘’Allah Allah bu kadar yıl olmuşmuş ‘’dedirten ‘’zaman’’. Kaç yaşında olursa olsun insanoğluna geçmiş hikâyeni yaz desen inanırım ki bir yarım kâğıdı dolduramaz. Niye ?

Çabukça geçen yıllar. Sağlıklı, huzurlu ve beklentilerle geçtiyse ne ala. Geçmediyse gene ne ala çünkü ‘’hayat bu dedirtip’’ geçilen ‘’zaman’’.

Bize bağlı olmayan ama her yönüyle bizi sınırlandıran “zaman” .

Hızla turunu tamamlayan akrep ve yelkovan ki aslında tüm sorumlusu onlarmış gibi.

Sahip olduğumuz en büyük değer olmasına rağmen hor kullandığımız ‘’zaman ‘’en büyük kaybımız olacaktır biz insanoğlu için. Çünkü geri getirme gibi bir sansımızın olmadığından dolayısıyla verimli, faydalı, tasarruflu kullanmamız gereken ‘’zaman’’.

Aldığımız kararların zamanımızı nasıl boşa gittiğini görürüz. Onun için zaman kaybına karşı anlık ve doğru kararlar almalıyız ki değerli olan zamanı tasarruflu kullanmış oluruz.

Zamanı kaybedilmeyecek ve boşa harcanmayacak kadar değerli olduğunu bilmemiz ve buna inanmanız gerekmektedir.

Hayatımızı yani zamanı planlamak ne denirse densin kolay bir olay değildir. Keşke yapabilsek. Her zaman bir aksilik çıkmadan.

‘’Zaman’’ soyut bir kavram olmasına rağmen saniye, dakika, saat kelimeleri ile somutlaşan ve içerisine bizim doldurduğumuz’’ zaman’’.

Bizler genelde uzun süreli planlar şeklinde değildi kısa süreli ve amaçsız planlama yaptığımızdan ‘’zaman ‘’ boşa harcanan gibi görülmektedir.

Kimisine göre hızlı, kimisine göre yavaş geçen ‘’zaman’’ aslında boşa harcamadan planlı, programlı yaşamak da mümkündür.

‘’Unutmamalı ki boşa geçmiş bir zaman israf edilmiş bir hayat demektir.’’

İnsanoğlu zamanı kullanır ama bilmelidir ki geri getirilemeyen, depolanamayan, satın alınmayan, çoğaltılamayan bir soyut kavramdır. Yokluğu ise en büyük sıkıntıdır. Bu nedenle hem günlük hayatimizi ve iş hayatımızı verimli ve tekili kullanmak ta önem taşır.

Hayatımızı planlamak mümkün mü? Bu soruya kişilerin vereceği cevap farklıdır. Kimisi dağınık zamanı, kimisi de planlı zamanı kullanmak ister ve kullanır da. Ne diye bilirinki hayat ve zaman ona ait tasarrufluda onundur.

O halde aşağıdaki sözle tamamlayalım isterseniz.

‘’Sen beni zamana bırakıyorsun da zaman beni sana bırakacak mı?’’

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.