Bir Gülle Asla
Sen bütün hüzünlerle bir olabilirsin
Bir gülle asla
Sen vasat gülüşlerin, yarım öpüşlerin adamı
İçindeki değil dışındaki suçu seç
Bu bıçaklar senin değil bu bıçaklar senin cezan değil
Sen inanılmazsın, seni bütün yakın yazlar üzebilir
Bir çağa kanıyorsun bilek damarların boyuna kısalıyor
Sen sağır odaların, muhteşem ihtimallerin adamı
Gidip gidip gelme tereddütlerinden
Bu gidişler senin değil bu gelişler senin değil
Sen yapayalnızsın siyahın ortasında beyazsın
Bu çağ makineleri övüyor dişlileri, aksamları ve verimli rakamları
Sen yüce kirazların etlerini övemezsin
Çağdan sürgünsün, üzümden uzaksın sazdan bahçeden
Kelimelerini iyi seç bir yüzyıl daha savaşırsın
Vazgeç artık yenilmek sürekli kan yetiştirir
Sen boş kuyuların, çelik kapıların, kilitli odaların adamısın
Gerekli güllerin yoksunu adam
Adını ezberlemiş bütün elem aşıları
Şöyle bir insansın: Adını çınlatırsın ceylanların içine
Palyaçolar ciddi çocuklardan çekilecek
Ne sanıyorsun bunca elemi?
Adamcağızım, bitti bütün erlik oyunları
Yakın yazlar yok artık
Bir kışla veda et etlerine
Bir gülle asla
Edemezsin
Ben Orda Yoktum, Ebabil Yayınları, 2018.
Enes Talha Tüfekçi
İZDİHAM
...
Aşk olsun...
söyletme ateşle sınanan buzu
suyun imtihanı erimek olsun
yüreğime düşen o harlı közü
yelin imtihanı sürümek olsun
her canlının canı kendine tatlı
avcı avına hasım denmez şefkatli
dağlar zalim olur bin bir suratlı
sisin imtihanı bürümek olsun
dönemem geriye geldiğim yoldan
çok şey beklemişim vefasız kuldan
kendi meyvesini taşımaz daldan
dalın imtihanı kurumak olsun
yürüdüğüm yollar dikenli taşlı
mevsimlerden geçtim baharlı kışlı
sanki ben değil de günahım suçlu
nefsin imtihanı çürümek olsun
kurtoğlu bu kuyu derin mi derin
cehennem çukuru altında yerin
cennet bahçesinin her yanı serin
aşkın imtihanı yürümek olsun
Arap Kurt
Bilinmeyen adreslere
Kapı kapandı üzdün çıraklarla arkadaşlık edenleri
Yanlış zile basmaktan başka kusur yakışmadı sana
Gece gelen telefondan korktun gece gelen çocukluktan
Tarih kitapları büyük ihtilalden sonra seni hatırladı
Kapı kapandı iki küs kardeşti hep iki farklı yanın
Sana kalan miras, tüm bilimler boşa çıksın diye
Resmi evrak, imza boşluğu ya da tereddütler değil
Geçen günleri saçlarının uzamasından anlardın
Kapı kapandı dikkat çekmedi acıların yorgunluğun
Uzaktasın yok menekşelerine su verecek kimse
Merhameti cebinde pul gibi taşıyanlardan tören
Beklemedin sadece bir söz -verildiyse-
Her sevinç ertesi beliren terk edilmiş bir evdir
Diye bir mısraın yok varsa bir vesikalık ciddiyetin
Artık ne evham ne telaş bunca bıkkınlık atı
İlmin kapısıydı Ali, kalbinde hep açık kaldı
Dergâh, Sayı: 333, Kasım 2017.
Mert Mevlüt Gökçe
İZDİHAM