Şaşırmamak elde değil, şaşırmıyoruz da!

Beklentilerimiz olumsuz genelde, olumlu bir şey beklemiyoruz da. Yada yarıda kalıyor sevincimiz.

İnsanlar mı bir tek değişen?

Veya her şeyin ayarını bozan?

Pişmanlık zayıf ruhlara mahsus ise, keşkeler kader bilmemezlik mi?

Hani bir söz var ya " Neler geldi, neler geçti felekten.

Un elerken deve geçti elekten"

Bu deyime konu olan hikaye şöyle anlatılır.

"Varlıklı bir adam, kızını uzaktan bir köye gelin etmiş. Kızına verdiği çeyizi deveyle göndermiş. Aradan epey zaman geçmiş, adam kızının köyüne, onları görmeye gitmiş. Kızı un eliyormuş, babası ona: "Nasılsın?" diye sormuş. Kız, uzun uzun dertlenmeden, şikayet etmeden, babasına durumu şöyle dile getirmiş:

"Neler geldi, neler geçti felekten

Un elerken, deve geçti elekten"

Baba, bu arifane sözlerden; kızının ailesinin çok yoksul düştüklerini, her şeyi sattıkları gibi deveyi de sattıklarını, onun parasıyla buğday aldıklarını ve şimdi o buğdayın ununu elediğini anlamış.

Öyle ki bu deyim "sıkıntıların, yoksulluğun, hayatta insanın başına neler getirdiğinin" bir özeti olarak söylenir."

Ne çok şey değişti, ne çok soru var cevapsız.

Cevaplar tatmin etmiyor soruyu, cevabını sorgularken sorular.

Uzun zamandır köşeye bir şeyler bırakıyorum âcizane, "bitli baklanın kör alıcısı olur" hesabı, acaba bir konu, bir mesele veyahutta beni rahatsız eden bir durum başkalarını da rahatsız ediyor mu düşüncesiyle.

Edebiyat ağırlıklı yazılar dışında, sosyal, siyasal, ekonomik ve memleket meselesi ile ilgili de bir şeyler yazıyorum. Kimi zaman benim anlatmakta zorlandığım veya bilgimin yetersiz olduğu konularla ilgili başka şair, yazarların yazılarını şiirlerini okuyucuya ulaştırmaya çalışıyorum.

Bu hafta köşe yazım için çok zorlandım. Hangi konuya el atsam ya önemsiz, ya da bir gün sonra anlamını yitirmiş oluyor.

Baki olan insanların hüzünleri ve bitmek tükenmek bilmeyen sorunlar sıkıntılar.

Geçim sıkıntısı, işsizlik ve derinleşen yoksulluk.

Yaşadığımız coğrafyada gelişen olaylar, tehditler ve savaşlar devam ederken siyasetçilerin boş- beleş işlerle uğraşıyor olması.

Aziz vatana düşman ayağı bastırmamak için can veren ana kuzularını görüp duydukça, dünyasından vazgeçiyor insan.

Cümlesine rahmet olsun, Rabbim geride kalanlarına sabır versin...Âmin

Ve toplumda giderek artan aymazlıklar son bulsun.

Benim endişem 365 -1 olduğu bu gün seçim sürecine resmen girilmiş olması, bir yıl, bir gün gibi gelip geçer, lakin neler kaybedilir onu kestirmek zor olmasa gerek.

Neler oldu neler, kim bilir daha olacak neler.

Zalimler ve sapkınlar var oldukça

Değirmen Sele Gitmiş...

Kıvran kıvran, debelen, bas bas bağır ve çırpın;

Kılı mı kıpırdıyor, bir kulak ver ki, Garb"ın!

Sen hâlâ derdindesin, başörtünün-eşarbın:

Gırtlağın sıkılırken, zülfünü tarıyorsun;

Değirmen sele gitmiş, sen şakşak arıyorsun!..

Kuzu postunda ayı, diyorsun ki al beni!

Bilmiyorum, bekliyor nasıl bir ikbâl beni;

Dünkü tebaamıza yaptınız hamal beni:

Bana öyle geliyor, boşa kıvranıyorsun;

Değirmen sele gitmiş, sen şakşak arıyorsun!..

Kâh yağ ikrâmındalar, kâh bal, bâzen de kaymak;

Gitmiyor mu zoruna, ahmak yerine konmak?

Durmadan salınıyor, tepemizde bir tokmak:

Takat mı kaldı artık, her ân yalpalıyorsun;

Değirmen sele gitmiş, sen şakşak arıyorsun!..

Kasa onun elinde; sanırsın alış-veriş!

Gözünü perdelemiş; adam, özünü emmiş!

Boğazına ip dolar, der ki: “Bu ne biçim iş?”:

Söyler misin sen bana: “Ne iş kotarıyorsun?”

Değirmen sele gitmiş, sen şakşak arıyorsun!..

Dostum diyorsun ammâ, ona göre sen, yemsin!

Hududuna yaklaşma, zirâ ona mahremsin!

Etrafın vampir dolu, dur ki, kanını emsin:

Genç, ihtiyar hep darda, ham hayâl sarıyorsun;

Değirmen sele gitmiş, sen şakşak arıyorsun!..

Cebimizden çıkmıyor her müttefikin(!) eli!

Bizi silip süpürmek değil midir emeli?

Refakat ediliyor kutlarlarken Noel"i:

Bu kafayla bir düşün: “Nereye varıyorsun?”

Değirmen sele gitmiş, sen şakşak arıyorsun!..

Şehît kanıyla aldık, sattığınız her mülkü;

Biter mi sanılıyor, bu millette bu ülkü?

Dünkü hasımlar ile, aynı hasım bugünkü:

Kendi hançerin ile kalbini yarıyorsun;

Değirmen sele gitmiş, sen şakşak arıyorsun!..

Öksüz-yetim hakkını, unutmayasın sakın!

Türklükte birliğe koş, birlik ise maksadın!

Akarken oluk oluk, saf kanı Müslüman"ın:

Bakıver bir târihe, kime yalvarıyorsun;

Değirmen sele gitmiş, sen şakşak arıyorsun!..

(Ali Kayıkçı)

Ezcümle; insan gibi, insanca yaşamak istiyoruz bu cennet vatanda.

Halkından kopuk, kutuplaştıran, bölen ayrıştıran bildiğini okuyan siyasetçilere inat...

Vesselâm

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.