Bu sözü dünya nedir, ne için yaşıyoruz, dünya nimetlerine ne kadar değer vermeliyiz veya vermemeliyiz mi gibi şeyler için söylemiştim. Yani kişi önce kendisine izah etmeli bu dünyaya niye geldi, abartılacak kadar mı hayat, ciddiye almak mı gerekir, bir şeyler elde etmek için kendimizden eksilmek zorunda mıyız, Bir şeyler elde ederken, onların karşılığında ne verdik, nelerden vazgeçmiyoruz acaba? Vb

Sözümün aslı şu şekildedir. "Kişi ilk önce izahı kendine yapmalı, izahta mizah olmalıdır. Yoksa dünyayı ciddiye alıyorsun demektir "

Sonra nerden bilebilirdim bir siyasetçi çıkacak, mizahtan da öte evlere şenlik bir açıklama yapacak, güya entelektüel bir yorum olacak,

"İzahta mizah olmalıdır " dedim ama mizah bir yorum ve anlayış demek olduğu içindir. Trajikomik ise başka bir şey, erenler.

Güya bilgiçlik taslayacak vedahi Türk’e, Türkçeye, Türkiye cumhuriyeti devletine dil uzatacak, püsküllü ve onun savunduğu fikrin yetim kalmış avanesine hitap edecek ve izahı ile komik, bir o kadar da zor durumda kalacak.

Şimdi, kem küm ile düzeltmeye çalışacak.

Acaba, kem- küm Türkçe mi?

Bu dille kendini izah edebilir mi?

Sahi düşünce üretilebilir mi bu dille?

Dil nedir, alfabe nedir?

Dünyanın faklı dil ve lehçelerinde yazılmış eserlerde hangi alfabe hangi dil kullanılmıştır?

Eski Türkçe, Arapça, farsça ve Osmanlıca yazılan eserler nasıl farklı alfabe ve farklı dillere çevrilerek anlaşılmıştır.

Kurtun kuşun vedahi toprağın taşın dili mi var mıdır, varsa hangi alfabeyi kullanırlar?

Ne demişti malum şahıs, hatırlayalım ; "Tarihteki en sert kültürel devrim Türkiye’de yaşanmıştır. Mesela Fransız Devrimi her şeyi yıkmıştır ama lügate yani dile dokunmamıştır. Yine en sert devrimlerden bir tanesi MAO’nun Çin’de yaptığı kültürel devrimdir ve o da dile dokunmamıştır. Ama maalesef bir kültür devrimi olarak cumhuriyet bizim lügatimizi, alfabemizi, dilimizi, hasılı bütün düşünmemizi yok etmiştir."

Aklıselim ne diyor;

"Dil ve Alfabe" tartışmaları yüz elli yıl önce bugünkünden daha seviyeli bir tartışma konusuydu.

Bu küfürbaz dille hiçbir kültürel mevzu tartışılamaz.

Harf İnkılâbı ile Dil Devrimi iki farklı işlemdir.

Alfabe ile dili aynı şey zannedenler bu mevzunun mizah tarafını oluşturuyor.

"Alfabe ve dil" alanında yapılan inkılaplar sadece Türkiye'yi değil bütün Türk Dünyasını etkilemiştir. Bu inkılaplar Türk Dünyasında çeşitli kazanımlara sebep olduğu gibi birçok kayba da yol açmıştır. Bu kayıp ve kazanımlar ilim ehli tarafından tartışılmalı, ihya ve inşa çalışmaları bilimsel doğrular üzerine bina edilmelidir.

Bu mevzu siyasetin ve siyasetçinin "kavga alanına" dahil değildir.

Her alanda olduğu gibi bu mevzuda da övgüyle sövgü arasında sıkışıp kaldı münevverlerimiz..."

Ezcümle, Dünyayı, dünya nimetlerini ve anlamsız olan hiç bir şeye değer verip ciddiye alamadığım gibi, kirli siyaseti ve siyasetçileri de ciddiye almıyorum..

Tanrı Türk’ü ve Türkiye Cumhuriyetini korusun... Âmin.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.