Bu durum, medya ve gazetecilerin siyasallaşmasının doğal bir sonucu gibi görünse de, sahada çalışan ve haber takibinden başka amacı olmayan emekçi gazetecilerin yaşadığı mağduriyeti de göz ardı edemeyiz. İstanbul Fatih’te doktorların yasal eylemini takip ederken başka bir eyleme katıldığı iddiasıyla gözaltına alınıp, çıkarıldığı ilk duruşmada önce serbest bırakılıp sonra Adliye asansöründen geri çağrılıp tutuklanan İletişim Başkanlığı’nın verdiği basın kartını taşıyan NOW TV muhabiri Ali Onur Tosun ile birlikte görev sırasında gözaltına alınan 6 gazetecinin daha cezaevine konulması kaygı vericidir. Yanlıştan dönülerek tutuklanan 7 gazeteci için bir gün sonra tahliye kararı verilmesi ise sevindiricidir. Bu konuda itirazlarımızı dikkate alan Adalet Bakanı Sayın Yılmaz Tunç’a duyarlılığı için teşekkür ederiz.
PROVAKATÖRLERE DİKKAT
Elbette, toplumsal olaylara militanca yaklaşan ve kendi siyasal görüşlerini referans alarak orada bulunan gazeteci maskeli kişiler de savunulamaz. Bu kişiler mesleğimizi de kirletmekte ve imaj kaybına yol açmaktadırlar. Ülkemizde, yasayla kurulmuş (Baro gibi) gazetecilik meslek birliğinin olmaması, Gazeteciliğin yasal bir tanımının yapılmasını engellemekte ve her elinde kamera veya mikrofon tutanın gazeteciyim demesine yol açmaktadır. Bir an önce bir meslek birliği kurulması hususunda yasal adımların yüce meclisimizde atılmasını bekliyoruz
MEDYAYA TEHDİT VE BOYKOT DİL
CHP Genel Başkanı Sayın Özgür Özel’in kendi haberlerini gerektiği gibi yayınlamadıkları gerekçesiyle, bir kısım medya kuruluşlarını hedef göstermesi, alenen tehdit etmesi ve partililerinden boykot edilmesini talep etmesi de doğru bir yaklaşım değildir. Siyasilerin bu konulardaki şikayetlerini, gazetecilerin ve medya kuruluşlarının üye olduğu meslek örgütleri veya resmi kurumlara yapmaları daha doğru olur. Siyasi etik ve ahlak ile basın özgürlüğü konusunda hassas olduğu iddiasında olan bir partinin genel başkanından medya ve gazetecilerle ilgili daha duyarlı bir davranış bekliyoruz. Bu arada, medyanın objektif yayıncılık yapması elbette hepimizin ortak dileğidir.
ÜLKE İMAJI ÖNEMLİ
Konseyimizin 80 ülkede bulunan dış temsilcilerine de ülkemizde cereyan eden olaylarla ilgili bilgi akışı sağlamaktayız. Dış dünyada ülke imajımızın zedelenmemesi için azami gayret sarfetmekteyiz. Dış dünyada, basın özgürlüğü, demokrasinin ve ülkenin gelişmişliğinin bir endeksi gibi görülmektedir. Bu hassasiyetin de dikkate alınması ülkemiz adına talebimizdir. Hülasa, her daim devletimizin, ulusal güvenliğimizin ve vatanın bölünmez bütünlüğünün savunucusu ve destekçisiyiz.