Alaca Ziraat Odası Başkanı İlhan Yılmaz, Toprak Mahsulleri Ofisi'nin ürün alım sistemi ile ilgili bilgiler verdi.
TMO Bölge Müdürü Fahri Kesepara ve bazı kurum yetkilileri, Alaca Ziraat Odası'nı ziyaret ederek Ofis'in nohut alımı ve buğday alımına devam edeceğini, Ofis'e ürün teslim etmek isteyen üreticilerin nohut için önceden randevu almaları gerektiğini, buğdayı ise randevusuz bir şekilde teslim edebileceklerini açıkladı.
Ofisin kesinlikle açık olduğunu, bir kilo dahi olsa nohut alımının devam edeceğini belirten yetkililer, hiçbir çiftçinin sorun yaşamaması için yoğun şekilde çalıştıklarını kaydetti.
Alaca Ziraat Odası Başkanı İlhan Yılmaz ise TMO yetkililerine bütün çiftçiler adına teşekkür ederek; şunları söyledi:
“Çiftçilerimizin bir yıl boyunca bekledikleri tarımsal ürünlerini en yüksek fiyata satabilmeleri ve çiftçimizin piyasaya ezdirilmemesi için Toprak Mahsulleri Ofisi önemli rol oynamaktadır. Çiftçimizin ürününü satıp borçlarını ödemesi gerekmektedir. Ancak bu sene dolu ve pas hastalıkları nedeniyle buğdayda randıman büyük oranda düşük ve bazı bölgelerde kuruda dekara 100 kg’a kadar düşük verim alınmıştır. Bu durumda olan çiftçilerimizin bireysel olarak İlçe Tarım'a başvurarak borç erteleme dilekçesi vermeleri gerekmektedir. Borç erteleme dilekçesi vermeyen çiftçilerimiz borç ertelemeden yararlanamayacaktır” dedi.
Alaca Ziraat Odası Başkanı İlhan Yılmaz, anız yangınları ile ilgili de şunları söyledi:
“TOPRAĞIN CANINI YAKMAYIN"
“Bizi besleyen, doyuran toprak, on binlerce yılda oluşmuş canlı bir varlıktır. Bir gramında çoğunlukla dünyadaki insan nüfusundan daha fazla canlı barındırmaktadır.
Hasat sonrası tarlada kalan kök ve sapların yakılarak yok edilmesi yöntemine asla başvurulmamalıdır.
Toprağı kolay işlemek ve yabancı ot tohumlarının ortadan kaldırılması amacıyla anız yakılması, topraklarımıza, ailemizin ve ülkemizin geleceğine büyük zarar vermektedir.
Anızın yakılmasına bağlı olarak, toprağın organik maddesi yok olmakta ve toprağın önemli biyolojik, fiziksel ve kimyasal özellikleri zarar görmektedir.
Doğal dengeyi bozan anız yakma birçok canlının beslenme, barınma ve korunma ortamını da yok eder.
Anız yakma, mevsim normalleri üzerinde seyreden sıcaklar dikkate alındığında, orman yangınları açısından da çok tehlikeli ve riskli bir yöntemdir.
Anız toprağın geleceği, topraksa bizim geleceğimizdir. Anızı yakmak geleceğimizi, bize emanet edilen en değerli varlığımızı yakmaktır.
Tahıl hasadının ardından anızlar yakılmamalı, dipten biçip balyayı topladıktan sonra gölge tavı kaybolmadan dekara 4 kg üre serpilip derin bir sürümle toprak altına karıştırarak organik madde korunmalıdır."